Cambridge'deki dört aydan sonra bloğumdaki fotoğrafı değiştirmeye karar verdim. Daha iyi bir fotoğraf çekince onu koyacağım. Bu gördüğünüz fotoğrafı eve yürürken John F. Keneddy köprüsünden çektim. Fotoğraftaki nehir Charles Nehri. Biraz dikkatli bakarsanız suyun üzerindeki buz kalıplarını görebilirsiniz. Arkada gözüken beyaz kule Harvard Üniversitesi'nin lisans öğrenci yurtlarından birine ait. Bu yurdun çok güzel ve huzurlu bir avlusu var. Size daha çok fotoğraf sözü verdiğimi biliyorum; ama hava bu kadar soğuk olunca zorunlu olmadıkça dışarı çıkmak istemiyor insan. Önümüzdeki iki hafta tatil. Bu tatili Boston'ın güzelliklerini keşfetmekle geçirmek istiyorum. Bu da bol bol fotoğraf çekeceğim anlamına geliyor.
Bildiğiniz gibi Noel, bütün Hıristiyan ülkelerde büyük bir tatil. Sokaklar ve evler süslerle dolu. Noel'den zevk almak için Hıristiyan olmaya hatta tanrıya inanıyor olmaya da gerek yok. Burada birçok insan Noel'i aileleriyle bir araya gelmek, hayır işleri yapmak için bir vesile sayıyor. Biz de her yıl ailemizi ve arkadaşlarımızı yemeğe çağırıyoruz. Dell hayattayken arada da onun evine gidiyorduk Noel tatillerinde. Biz bu yıl Boston'dayız. Eşimin kardeşi L.E. ve onun kız arkadaşı D.K. geliyorlar iki geceliğine. S.E.'nin (eşim) babası S.H.E. de geliyor (zaten aynı şhirde yaşıyoruz onunla). S.E.'nin okuldan üç arkadaşı ve benim henüz kendisinden cevap alamadığım, üniversiteden arkadaşım O.B. de gelecek. Amerikalılar Noel'i aralık ayının 25'inde kutluyorlar. L.E., Noel'i D.K. ve ailesiyle geçirmek için St. Louis'e gidecek. O yüzden biz de Noel arifesi toplanıp yemek yiyeceğiz. Yemekleri ben yapıyorum. Yaptıklarımın resimlerini de buraya koymak istiyorum. Bu yılki menüyü Julia Child'ın "Mastering the Art of French Cooking" kitabından seçtim. Bu kitabı da kendimize Noel hediyesi olarak aldık.
Menüde patates ve pırasa çorbası, mantarlı kiş, kırmızı şarapta pişirilmiş biftek, tereyağlı bezelye ve krem peynirli turta var. D.K. aperatif olarak istiridye hazirlayacak. Şimdiden heyecanlanıyorum.
Bu yıl S.E. ile harcamalarımızı kısmaya karar verdiğimizen birbirimize hediye almaktan vazgeçtik; ama bu kitabı aldık. Bir de kendimize Singer dikiş makinesi aldık. S.E. kendi pantolonlarının boylarını kısaltmaya başladı bile. Ben de Lupin'e ceket dikeceğim. Daha önce dikiş makınasıyla hiçbir şey dikmedim. Bakalım bu işi kıvırabilecek miyim!
Benden bugünlük bu kadar. Size mutfak maceralarımdan bahsetmek için sabırsızlanıyorum.
Geçenlerde "Julie & Julia" yı izledim, o kadar içimden geçti ki bu kitabı almak. Onun yerine gidip kendime inci bir kolye aldım :D
ReplyDeleteYemeklerin fotoğraflarini sabirsizlikla bekliyorum.
Canim ben de gecenlerde ayni filmi izledim ve bu kitabi onun uzerine aldim :) Inci kolye de olurmus :)
ReplyDelete