Saturday, March 20, 2010

Yüksek ökçeler

Çok yoruldum yine. Eşimle akşam yemeğine Ristorante Machivelli'ye gittik. Adı çok şık bir yermiş izlenimi vermesine rağmen aslında salaş bir İtalyan restoranı. Harika bir makarna yedikten sonra bizim mahallede yürüyüşe çıktık. Birisi bana alçak da olsa topuklularla yürüyüşe çıkmamayı hatırlatsın lütfen. Ayakkabılarımın resmini koyayım da renk olsun.


Bu ayakkabıları San Francisco'daki Nordstrom'dan aldım aralık ayında. Çok da severek aldım, ama topuklu özürlü olduğum için giyemiyorum pek. Hele de Seattle gibi yokuşu bol memlekette iyice zor. Yüksek topuklu ayakkabı giyebilenlere çok özeniyorum. Bilmem size de olur mu; ama ben günün çoğunu evde geçirip dışarı çıkma hayalleri kurduğum zamanlarda bir yandan da ne giyeceğimi hayal ederim. Niye hayal ediyorsun, giysene istediğini diyebilirsiniz tabi. Evet, ama o özenle seçilmiş kıyafetlerin içindeyken ders çalışmak nedense üstümdekilerin güzelliğini gölgelermiş gibi geliyor. Günlük ders çalışma limitimi doldurunca hemen attım kendimi dışarı. Dün akşam da giymiştim bu ayakkabıları. Bugün normalden biraz fazla yürüyünce ayaklarımı acıtmaya başladılar. Kendimi eve nasıl attım bilmiyorum. Şimdi de ayağımda sıcacık ev terliklerim var... Film izliyoruz. Bu kadar bugünlük.

Tuesday, March 16, 2010

Yüksek binalar

İki haftadır damarlarımda kan yerine stres dolaşıyor. O mutlu mesut blog yazımı yazdıktan bir-iki saat sonra bilgisayarımın sürücüsü bozuldu. Sunumumu tekrar hazırlamam gerekti. Gül gibi çalışan bilgisayar programımı kaybettiğim için yenisini yazmam gerekti. Matlab ustası olmadığım için kara kara nasıl yazmıştım acaba diye düşünüyorum; hala bulamadım. Sonra bizim çeyrek dönemin sonuna geldiğimizden ögrencilerime sınav tekrarı hazırlamam gerekti. Bunun için daha önce okumadığım üniteleri okumam gerekti ki bu da üç-dört saatimi aldı. Sınav test usulü olmasına rağmen bir tane de kompozisyon sorusu vardı. Onu okuyup notlandırmam gerekti ki bu akşam bitirdim nihayet. Psychological Science'a yolladığım makalemi daha uzun bir formatta yazmamı istedikleri için yapılacak işler listesine bir de bu eklendi. Aynı zamanda nisanda gireceğim sınava bir ay kaldığı için başka işim olmadığı her anı okuyarak geçiriyorum. Yeni deneyimiz için de okuma yapmam gerekiyor. Kısacası kendimi muhtelif yüksek binalardan atsam diyorum.

Aşağıdaki fotoğrafları iki hafta önce çektim Vivace diye kahvesi meşhur bir cafede ders çalışırken. Fincandaki cafe niko.